Petrol fiyatları, 60 doları aşar mı?

35-40 dolar seviyesine kadar düşen petrol fiyatları, birçok ülkenin ekonomisini krize sokarken, “fiyatlar yükselir mi?” sorusu uluslararası piyasaların gündeminden düşmüyor. Mea-Risk Araştırma Kuruluşu Başkan Yardımcısı Widdershoven, “Ham petrol fiyatları yılın ikinci çeyreğinde 60 doları aşabilir” dedi.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) merkezli Mea-Risk Araştırma Kuruluşu Başkan Yardımcısı Cyril Widdershoven, ham petrol fiyatlarıyla ilgili tahminde bulunmanın zorluğuna işaret ederek,”Piyasalarda iyimserlik var. Üretici ülkelerin tutumu, İran ve Rusya’nın arza katkısının beklenenin altında seyredeceği tahminiyle petrol fiyatları yılın ikinci çeyreğinde 60 doları aşabilir.” dedi.

Widdershoven, 17 Nisan’da gerçekleştirilecek Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) toplantısının petrol fiyatlarına etkisini, AA muhabirine değerlendirdi.

Widdershoven, daha önce 16 Şubat’ta Doha’da gerçekleştirilen ve OPEC ülkelerinden Katar, Suudi Arabistan, Venezuela ve OPEC üyesi olmayan Rusya’nın onayladığı, üye İran’ın ise karşı çıktığı üretimi ocak ayı düzeyinde dondurma kararının, beklenen etkiyi yaratmasa bile 17 Nisan’da yapılacak toplantıya altyapı hazırladığını anlattı.

Art arda yapılan toplantıların, gelirlerini petrol üretiminden sağlayan OPEC ülkelerinin ekonomilerinin düşük fiyatlardan oldukça olumsuz etkilendiğinin göstergesi olduğunu vurgulayan Widdershoven, 16 Şubat’ta üretimini kısmayan Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt ve Bahreyn gibi ülkelerin de bu kez ortaya çıkacak tabloda sorumluluğu bulunacağını savundu.

Katar’da yapılacak ikinci toplantının petrol piyasasında istikrarı yakalamaya yönelik bir adım olduğunu belirten Widdershoven, “Doha’da 17 Nisan’da yapılacak OPEC toplantısında, ‘Petrol arz fazlası son noktasına ulaştı’ sinyali verilecek. Üretici ülkelerin tutumu, İran ve Rusya’nın arza katkısının beklenenin altında seyredeceği tahminiyle ham petrol fiyatları yılın ikinci çeyreğinde 60 doları aşabilir. Özellikle üretimi ocak ayı düzeyinde dondurma kararının arkasında durulur ve tam anlamıyla uygulanırsa, petrol fiyatları kısa vadede önce 45-50 hemen ardından da 60 dolarlarda toparlanır.” değerlendirmesinde bulundu.

“İran ve Rusya beklentilerin altında kalacak”

Petrolde yeni fiyat beklentisini, rezervler açısından zengin Rusya ve İran’ın çeşitli sebeplerle üretimlerinde istedikleri düzeye ulaşamayacağı tahminine dayandıran Widdershoven, şunları kaydetti:

“İran ve Rusya’nın petrol üretimi kısa vadede beklenilen etkiyi yaratmayacak, bu da fiyatları olumlu etkileyecek. Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sektöre olan baskısı ve Rusya’nın son yıllarda yaşadığı finansal sıkıntılar ile mevsimsel etkilerden dolayı negatif etkilenen teknik altyapı Rus petrolünün piyasaya akışını olumsuz etkileyecek. İran’ın petrol rezervlerinin büyüklüğü tahminleri doğru olsa da ülke kısa vadede arzu ettiği petrolü çıkaracak teknolojik altyapıya sahip değil. ”

“Yatırım bankalarının tahminleri temkinli”

Amerikan Merkezli Morgan Stanley ve Goldman Sachs ve İngiltere Merkezli Barclays gibi yatırım bankalarının yılın ikinci çeyreğine ait tahminlerinde 25-35 dolar bandını temel aldığını belirten Widdershoven, bu tahminleri “aşırı temkinli” buldu.

Widdershoven yatırım bankalarının bu tavrının 17 Nisan’daki OPEC toplantısından olumsuz sonuç çıkacağı olasılığını öne çıkardığını belirterek, “Yatırım bankalarının ve sektörel tahminlerin 25-30 dolar aralığında seyretmesi, kısa döneme daha çok odaklanılmasından kaynaklanıyor, ben ise 3-6 aylık dönemlerde petrolün fiyatının yükseleceğini düşünüyorum. Fiyat tahmininde çok da olumsuz bir tablo gözükmüyor. Petrol fiyatı üzerine görüş bildiren çoğu organizasyon, piyasa koşullarını dikkate alarak kısa dönemli bakış açısından kurtulmalı.” değerlendirmesinde bulundu.

OPEC Petrol Piyasası Şubat Raporu’na göre, Suudi Arabistan’ın petrol üretimi 10,14 milyon varile çıkarken, İran’da üretim günlük 3,13 milyon varile ulaştı. İran’a karşı yaptırımların kaldırılmasının ardından, ülke yeniden eski kapasitesine kavuşup günde 6 milyon varil petrol üreterek piyasada söz sahibi olmak istiyor.

Aynı dönemde, OPEC dışı ülkelerin günlük 57,1 milyon varil olan üretimi, geçen yılın şubat ayına göre 250 bin varil gerilerken, Rusya bu arzın yaklaşık 10 milyon varilini tek başına sağlamayı sürdürüyor.

 

 

Habere Yorum Yapın