Faizsiz bankacılık kartopu gibi büyüyor

Faizsiz Finans sitesi yazarı Aydın Gündoğdu, faizsiz bankacılığın gelişimini ve potansiyelini yazdı…

faizsiz bankacılık ile ilgili görsel sonucu

Dünya’da faizsiz bankacılık ilgili ilk tartışmalar 1950’li yıllarda başlamış, ilk adımlarda 1960’lı yıllarda atılmıştır. İlk kurulan banka, Mısır’da kurulmuştur. Bugün, 58’den fazla ülkede, 411’i faizsiz banka olmak üzere 933 faizsiz finans kuruluşu faaliyet göstermektedir. Bu bankalardan 22 tanesi,  1 milyar ABD doları veya üzerinde öz sermayesi sahip uluslararası katılım bankası olup, sektörün geleceğe taşınmasında öncülük edebilecek önemli bir potansiyeli bulunmaktadır. Faizsiz Bankacılığın aktif büyüklüğü (iran dahil) 2013 sonu itibarı ile 1,2 trilyon USD seviyesine ulaşmıştır.  Küresel faizsiz bankacılıkta %29.1’lik aktif payı ile İran ilk sırada yer alırken, Türkiye %4.0’lık aktif payı ile sekizinci sırada yer almaktadır. 2009-2013 arasında EY’ın Küresel Faizsis Sistem raporuna göre, faizsiz bankacılık yıllık %17 büyümüştür. En fazla büyüme gösteren %43’lük yıllık büyüme oranı ile Endonezya (Pazar payı %1,7) olurken, Türkiye %30’luk büyüme oranı ile ikinci sırada yer almıştır.

 

Kaynak : EY Küresel Faizsiz Sistem Raporu

Uluslararası katılım bankacılığı sektörünün nabzı Bahreyn, Katar, Endonezya, Suudi Arabistan, Malezya, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye, Kuveyt ve Pakistan’ı kapsayan 9 temel ülkede atmaktadır.  Bu ülkeler toplam aktiflerin %93’ünü temsil etmektedirler. Faizsiz finans sektörünün gelişmiş olduğu bu 9 ülkede sektörünün 2014-2019 yılları arasında yıllık %18’lik bir büyüme ile aktif büyüklüğünün, 869 milyar USD’dan, 2,029 trilyon USD’ın üzerine çıkacağı tahmin edilmektedir.

Bu aktif büyüklüğün yaklaşık üçte ikisini Suudi Arabistan, Malezya ve BAE temsil etmektedir. Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt ve Bahreyn’deki katılım bankalarının konvansiyonel bankalardan daha hızlı büyüyerek pazar paylarını artırdıklarını da belirtmekte fayda var. BAE ve Malezya’da katılım bankalarının büyüme hızı konvansiyonel bankalarınkine yaklaşmaktadır.

Faizsiz Finans sektörü, dünyanın önde gelen finans merkezleri Londra, Dubai, Hong Kong ve Lüksemburg gibi merkezlerin çekim merkezi haline gelmiştir. Hatta, Rusya federasyonunda da bu konuya dair gelişmeleri biliyoruz. Kazan’da İslami Finans’la ilgili kongreler de düzenlenmiştir.

Malezyada (38), Endonezya (33), Bahreyn (32), İran (31), Bangaldeş(22), BAE (22), Sudi Arabistan (16), Kuveyt (9), Katar (8) ve Türkiye (4) banka bulunmaktadır. Daha önce, 1 banka birleşme ile biri tasfiye, faaliyetlerine son verilmişti. Bu dört bankadan birinin de faaliyet izninin kaldırıldığını biliyoruz, yaşları 2’nin üzerinde 3 olmak üzere ülkemizde Ziraat Katılım ve Vakıf Katılım’ın da dahil edilmesi ile 5 banka faaliyet göstermektedir.

Önümüzdeki 10 yıl boyunca gelişmekte olan ülkeler küresel büyümede önemli bir rol oynamaya devam edecekler. Hızlı büyüyen 25 ülke, dünya ekonomisini ve küresel ticaret akışlarını yeniden şekillendiriyor olacaktır. Bu ülkelerin 10’unun yoğun bir Müslüman nüfusa sahip olduğu düşünülürse, faizsiz bankacılığın gelişme potansiyeli çok daha iyi anlaşılabilir.

Bugün sektör ancak 100 milyon müşteriye erişebiliyor. Oysa bölgesel potansiyel bunun 6 katı; ancak başarılı olmak için farklı bir bankacılık modelinin uygulanması gerekiyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde, bir sonraki 100 milyon müşteriye erişim sağlamak amacıyla dijital öncelikli bir strateji uygulanması kuvvetle muhtemeldir.

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY, 2016 Dünya İslami Bankacılık Rekabet Raporu’nu açıkladı. Rapora göre; Türkiye’de 2015 yıl sonu itibariyle 52 milyar dolara olması beklenen katılım bankacılığı aktifleri, önümüzdeki 5 yılda yıllık ortalama %16 büyüme göstererek 93 milyar dolara yükselecek.

Türkiye’de 2009’da toplam bankacılık sistemi içerisinde yüzde 4 olan aktif toplamındaki pazar payı, 2015’te yaklaşık %5,1’e ulaşmıştır. Türkiye’de katılım bankacılığı sisteminin 2025’te %15 pazar payına ulaşılması hedeflenmektedir.  Ancak, 2016 Haziran itibarı ile Katılım bankalarının aktif pazar payı %5.1’olarak sabit kalmış, toplanan fonlarda (%5.9’dan %5.7) ve kullandırılan fonlarda (%5.2’den %5.1), net karda ( %3’den %1.4) gerilemiştir. Yani, Katılım Bankacılığı Pazar kaybetmiştir. Pazar kaybı, bir oyuncunun faaliyet izninin kaldırılmasından kaynaklandığı ile açıklansa bile, yerine ikame edilen iki yeni Katılım Bankası henüz oluşan boşluğu dolduramamıştır.

Yukarıdan anlaşıldığı üzere, faizsiz bankacılıkta yüksek payı olan ülkelerde, faizsiz çalışan banka sayıları da en az ülkemizdeki banka sayısının iki katına yakın. Ülkemizde halen beş Katılım Bankası faaliyet göstermekte olup, bu sayı oldukça yetersizdir. Aşağıdaki tabloda, ülkemizde faizsiz banka başına 15.8 milyon nüfus düştüğü görülmektedir.

Banka Sayısı Nüfus Banka Başına Nüfus
(Milyon ) (Bin)
Bahreyn 32 1,2 38
Katar 8 2,1 263
BAE 22 8,2 373
Kuveyt 9 3,5 389
Malezya 38 29 763
Sudi Arabistan 16 29 1.813
İran 31 77 2.484
Bangladeş 22 159 7.227
Endonezya 33 256 7.758
Türkiye 5 79 15.800

Katılım Bankacılığının geliştirilmesine dönük “Türkiye Katılım Bankacılığı Strateji Belgesi 2015-2025” hazırlanarak, Katılım Bankaları Birliği, BDDK, SPK, TCMB, Kalkınma Bakanlığı vd. kurumlara rolleri ve çalışma konuları dağıtılarak, zaman planı oluşturulmuştur. Sektöre önemli katkıları olacak bu çalışmanın geliştirilerek, palana uygun olarak yürütülmesi inanıyorum ki pozitif bir katkı yapacaktır. Bununla birlikte, hem ülkemizde hem de dünyadaki faizsiz bankacılık içinde Katılım Bankacılığımızın payını artırmak istiyorsak, öncelikle faizsiz çalışan banka sayımızı artırmak en önemli gündem olmalıdır.

Selam ve dua ile,

Habere Yorum Yapın